Binyıl Kalkınma Hedefleri, BM’ye üye ülkeler Binyıl Bildirgesi’ni oy birliğiyle kabul ettikleri 2000 yılından beri kalkınmakta olan toplumlar için ortak bir öncelikler çerçevesi işlevini görüyor. Rio+20 Zirvesi’nde de 2015 sonrası kalkınma çerçevesinin ana noktaları belirlendi. BM Genel Sekreteri, 2015 sonrası kalkınma gündemi üzerine üst düzey bir panel görevlendirdi.

2013’ün ikinci çeyreğine kadar Panel bir rapor hazırlayacak. Bu rapor, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne (UNSG) iletilecek ve Genel Kurul’a da sunulmasından sonra 2015 sonrası kalkınma çerçevesi uygulanmaya başlanacak.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Grubu’nun 2015 sonrası kalkınma çerçevesi için stratejisi bu süreçte ana belirleyici etken olacak. UNDG stratejisi üç temel üzerine kurulu: kapsayıcı ulusal müzakere süreçleri, tematik müzakereler, web portalı ve sosyal medya. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu en az 50 ülkede gerçekleşmesi için bir teklif sunmasıyla süreç başlamış oldu.

Bu sürece katkı amacıyla www.post2015turkey.org portalı 18 Ekim 2012 tarihinde yayına girecek.

Living Outside The Box

ileUN Environment Programme Living Outside The Box.

Sürdürülebilirlik Raporlaması Zorunluluğu

Image

AB Komisyonu, Avrupa Birliği’nde faaliyet gösteren şirketlerin insan hakları ve çevre gibi konularda asgari standartları yerine getirmesini istiyor.

Avrupa Birliği Komisyonu’nun ortak pazardan sorumlu genel müdürlüğü, şirketleri, faaliyetlerinin toplumsal etkilerini irdeleyen raporlar tutmakla yükümlü kılacak bir yasa tasarısı hazırlığı içinde. Söz konusu düzenlemenin ekim ayında hazır olması bekleniyor. Ancak sivil toplum kuruluşları bu düzenlemenin yeterince açık kurallar içermemesinden endişeleniyor. “Kurumsal sosyal sorumluluk” konusunda esas sorumluluğu taşıyan Avrupa Birliği Komisyonu Sanayi ve Şriketler Genel Müdürlüğü ise halen gönüllülük ilkesini savunuyor. Genel Müdürlük uzmanlarından İris Korening, AB’nin bu alanda bağlayıcı yasalar getirme yetkisi olmadığına şu sözlerle dikkat çekiyor: “Avrupa Birliği, yalnızca Avrupa Birliği içindeki şirketlerin davranışlarını düzenleme yetkisine sahip. Ancak şayet şirketler AB dışında da faaliyet gösteriyorlarsa, AB dışında da kurumsal sosyal sorumluluk ilkesine uygun davranmalılar. Bence AB’nin yetki meselesi nedeniyle, bunu yasal bir düzenlemeye tabi kılmak oldukça zor. Bunu şirketlerin faaliyet gösterdiği ülkeler yapmalı.”

 

Avrupa Parlamentosu’nun Sosyal Demokrat Partili Alman milletvekili Bernd Lange’nin bu konuda üç önerisi var: “İlk olarak kurumsal sosyal sorumluluk faaliyetlerine açıklık getirmesi gereken bağlayıcı raporlar hazırlanmalı. İkinci olarak ürünün üretim sürecini değerlendiren ve ona göre sertifikalandıran bir denetim ağı oluşturulmalı. Üçüncü ve son olarak ise iş sözleşmelerine, şirketlere sosyal sorumluluk alanında daha fazla yükümlülük getiren maddeler konulmalı. Böylelikle bağlayıcılık artar ve gönüllülük azaltılmış olur.”

1992 yılında gerçekleşen Birleşmiş Milletler Rio Çevre ve Kalkınma Zirvesi’nin 20 yıllık takip toplantısı 20 – 22 Haziran 2012 tarihleri arasında “Rio+20 Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi” başlığı ile Brezilya’nın Rio de Janeiro kentinde gerçekleştirilecek….”Bu toplantı ile 1992-2010 yılları arasında Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma konusundaki ilerlemesi hakkında durum değerlendirmesi yapılacak. Bu sürecin Türkiye’de sürdürülebilirlik bilincinin yaygınlaşması ve güçlenmesinin yanı sıra ülkemizdeki kurumlara da çok önemli katkıları olacağına inanıyorum. Bunun yanı sıra Türkiye’yi temsil edecek iyi uygulamaların sahibi kurum ve kuruluşlar, bu süreçte uluslararası düzeyde tanıtılarak, uluslararası fonlar ve destekleyici kuruluşlar nezdinde de bilinirlik kazanma olanağına sahip olacaktır. İlk 25 sıralamasına giremeyen ancak teknik yeterlilikleri karşılayan tüm çalışmalar ise Türkiye’nin En İyi Sürdürebilirlik Uygulamaları kitapçığında yer bulacaklar. Bu imkân kurumların bilinirliği ve tanınması anlamında önemli bir katkı oluşturacaktır.”
TÜRKİYE’NİN SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA EN İYİ UYGULAMALARI (ALFABETİK SIRADA)
ÖZEL SEKTÖR
AKÇANSA Atık Isıdan Enerji Üretim Tesisi
ANADOLU EFES “Sürdürülebilir Tarım” çerçevesinde maltlık arpa ve şerbetçiotu tedariki için yapılan tohum ve üretim geliştirme, tohumculuk ve tarımsal destek çalışmaları
ARÇELİK KAKTÜS Projesi
COCA COLA İçecek Mucit Yarışması
ECZACIBAŞI Atık Isı Geri Kazanım Projesi
EREĞLİ DEMİR ÇELİK Erdemir Çevre Yönetim Süreci, Çevre Performans Endeksi ve Sürdürülebilirlik Faaliyetleri
FORD OTOSAN Sürdürülebilir çevre dostu otomotiv üretimi
İÇDAŞ Değirmencik Entegre Tesisi Sürdürülebilir Su Yönetimi Projesi
LIPESAA LTD. Bitkisel Atık Yağ Toplama Sistemi
ŞEKERBANKEKOkredi – Enerjiyi ve Emeği Koruyan Kredi
KAMU KURUMLARI
T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Endüstriyel Verimlilik ve Çevresel Performansın KOBİ’ler Düzeyinde Paralel Olarak Geliştirilmesi
T.C. BURSA İL ÖZEL İDARESİ Doğal Arıtma Tesisleri ile Temiz Çevre Projesi
T.C. ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞIEnerji Verimliliği Politikaları
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İstanbul Yerel Elektronik Atıkların Sürdürülebilir Yönetimi Projesi
T.C. KONYA İL ÖZEL İDARESİ Organik Çilek Üretimi ile Kırsal Kalkınma
T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Küre Dağları Milli Parkı’nda “Orman Koruma Alanları Yönetiminin Güçlendirilmesi Projesi”
SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI
ÇEVKO Sanayi, Yerel Yönetim Ve Tüketici İşbirliği İle Türkiye’de Sürdürülebilir Bir Ambalaj Atıkları Yönetim Sisteminin Oluşturulması – ÇEVKO Modeli
DOĞAL HAYATI KORUMA VAKFI Konya Kapalı Havzası’nda Akılcı Su Kullanımı ve İklim Değişikliği’ne Uyum Çalışmaları
GREENPEACE‘Küçük balık yoksa büyük balık da yok’ kampanyası
KARS YÖRESİ DOĞAL ÜRÜN YETİŞTİRİCİLERİ DERNEĞİ Yerel Tohumların Sürdürülebilir Köy Projeleriyle Korunması ve Kullanımı
TEMA Kaçkar Dağları Sürdürülebilir Orman Kullanımı ve Koruma Projesi
TÜRKİYE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VAKFI TTGV) “Türkiye’nin İklim Değişikliğine Uyum Kapasitesinin Geliştirilmesi” Birleşmiş Milletler Ortak Programı kapsamında “Eko-Verimlilik (Temiz Üretim) Programı”
AKADEMİ
BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ (Sürdürülebilir Kalkınma ve Temiz Üretim Merkezi) Pamuklu Tekstil Ürünlerine Ekolojik Kriterlerin Uygulanabilirliğinin Değerlendirilmesi
ORTA DOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ODTÜ/Teknokent Membran Arıtma Tesisi
SÜLEYMAN DERMİREL ÜNİVERSİTESİ Biyolojik Mücadele Araştırma, Uygulama, Üretim ve Eğitim Merkezi


22-23 Mart tarihleri arasinda Esma Sultan Yalisinda gunesli 2 gun boyunca dunyanin dort bir yanindan gelen delegelerin calismalarina, fikir uretmelerine ve paylasimlarina; bunlarin sonucu olarak da Istanbul Beyanati’nin olusumuna sahitlik ettik.  Haziran 20-22 arasinda gerceklesecek olan Rio+20 oncesinde hazirlik toplantisi olarak gorulen Istanbul’daki bu toplanti, uluslararasi katilimcilar tarafindan “basari” olarak nitelendirildi.

UNDP ve Turkiye Cumhuriyeti Kalkinma Bakanligi’nin evsahipligi yaptigi bu forumda; acilis ve kapanis oturumlarinin disinda, insani gelisimin yesillendirilmesi, sosyal kontrat: esitligi ve surdurebilirligi insa etmek, surdurulebilir bir gelecek icin yenilikci finans anlayisi, surdurulebilir gelisim icin munazaralari etkilemek, surdurulebilir gelisimde yeni anlayis – Rio+20 zorlayici ve tesvik edici noktalar, insani gelisimin degerlendirilmesi, degisim icin koalisyon olusturulmasi basliklari altinda 6 modul toplantisi gerceklestirildi.

Iki gunluk bu surecten cikan sonuclar soyle ozetlenebilir:

          Basta finansal olmak uzere kuresel gelisimin olculebilmesi icin yeni ve farkli sistemlere ihtiyac vardir

          Facebook, twitter, internet vs. gibi yeni teknoloji sistemleri konular hakkinda farkindalik yaratmak adina daha cok kullanilmalidir

          “Surdurulebilirlik hakki” ve “sosyal dahil edilme” gibi konular secilebilir noktalar degildir, her insan icin haktir

          Ekonomiyi cevreye daha cevap verebilir hale nasil getiririz sorusunun yanitlarini arastirmaliyiz

          Kaynaklarin kullanimi sirasinda birbirleriyle catisma degil, birbirlerini tamamlayici hale getirmeliyiz

Dunyanin hem buyuk hem de kucuk capli iyilesmelere es zamanli ve hemen ihtiyaci oldugu gunumuzde, ulkelerin en degerli kaynaklari insanlaridir. Bu insanlarin mutlulugunu esas alan, alisilagelmis kaliplari yikan yeni finansal sistemler ile simdiye kadar yapilmis yanlis olcumlerin onune gecilmesi gerekmektedir. Bu gelisim surecinin Istanbul ayagi olan forum hem Bhutan orneginde oldugu gibi bu degisimin aslinda gerceklesebilecegini gostermis, hem de panelistlerin orneklendirmesiyle ilerleme zarfinda umit etmemizin ne kadar onemli olduguna dikkat cekmistir. Haziranda Rio+20’de, bu surecin her alt baslikta ki ve her ulke icin Roadmap’leri hazirlayarak bu basari tamamlanmis olacaktir. O zamana kadar calismaya ve olumlu olmaya devam etmek hepimizin uzerine dusmektedir…

İSTANBUL DEKLARASYONU, RIO+20’DE CESUR EYLEMLER ORTAYA KONMASINI TEŞVİK EDİYOR Küresel İnsani Gelişme Forumu’nun delegeleri 23 Mart 2012 tarihinde  oybirliğiyle “İstanbul Deklarasyonu”nu kabul ettiler. Deklarasyon, dünyayı önümüzdeki Haziran ayında Rio de Janeiro’da düzenlenecek BM Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’nda küresel toplumsal adaletsizliklere ve çevrenin bozulmasına karşı cesur adımlar atmaya çağırıyor.

İstanbul, 23 Mart 2012 – “Küresel gündemi sıfırlamanın zamanının geldiğini” ortaya koyan İstanbul Deklarasyonu, “Dünyanın sürdürülebilir kalkınmaya bağlılığını yenilemeye ve bu bağlılığı uygulayacak güçlü bir siyasi liderliğe ihtiyacı var,” diye belirtiyor. İstanbul Deklarasyonu iki gün süren Küresel İnsani Gelişme Forumu’nun kapanışında oybirliğiyle kabul edildi. Forum, dünyanın dört bir yanından 200’den fazla önde gelen kalkınma uzmanını, sivil toplum aktivistini, hükümet bakanı, özel sektör temsilcisini ve BM görevlisini bir araya getirdi. Forum, UNDP’nin İnsani Gelişme Raporu Ofisi ve UNDP Kalkınma Politikaları Bürosu tarafından, Türkiye Cumhuriyeti Kalkınma Bakanlığı’yla ortaklaşa düzenlendi. Türk Hükümeti, bugün açıklanan İstanbul Deklarasyonu’na verdiği destekle, Haziran’daki Rio+20 konferansına kadar uzanacak BM müzakerelerine ve tartışmalarına en temel katkıda bulunmuş oldu.

Konferansın gündemine ilişkin önerilen çözümlerle ilgili görüşmeler bu hafta da BM’nin New York’taki merkezinde devam etti. Deklarasyon, “sosyal kapsayıcılık, toplumsal korunma ve adalete vurgu yaparak” küresel ve ulusal düzeyde kalkınma stratejileri geliştirmenin gereğinin altını çiziyor. Aynı zamanda “iktisadi kalkınmanın sıklıkla çevresel bozulmayı ve artan eşitsizliği de beraberinde getirdiğini” kabul ediyor.

http://www.undp.org.tr/Gozlem3.aspx?WebSayfaNo=3761

22-23 Mart’ta İstanbul’da düzenlenecek olan Küresel Forum, “Rio+20” olarak anılan 2012 BM Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı ve sonrasında sürdürülebilirlik ve eşitlik kavramlarının nasıl ele alınacağına odaklanacak

 Hükümetler, uluslararası örgütler, düşünce kuruluşları ve farklı kurumlardan liderler, bu yıl ilk kez düzenlenen UNDP Küresel İnsani Gelişme Forumu’nda, küresel eşitsizlikler, çevresel tehditler ve daha iyi bir gelecek için gerekli politika değişikliklerini ele alacak

 İstanbul, 14 Mart 2012 İstanbul’da düzenlenecek olan Küresel İnsani Gelişme Forumu’nun açılışını Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkan Yardımcısı Rebeca Grynspan yapacak. 22 Mart’ta başlayacak olan üst düzey forumda kalkınma uzmanları, çeşitli hükümetlerden bakanlar, en az gelişmiş ülkelerin temsilcileri, özel sektör yöneticileri ve üst düzey BM yetkilileri sürdürülebilir bir gelecek hedefine ulaşılması için gereken başlıca küresel politika değişikliklerini ele alacak.

 Brezilya’da dünya liderlerini bir araya getirecek olan “Rio+20” BM Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’nın üç ay öncesinde, Türkiye Hükümeti’nin desteğiyle düzenlenen UNDP’nin ilk Küresel İnsani Gelişme Forumu, insanlığın yüzleşmeye başladığı toplumsal, ekonomik ve çevresel sorunların ele alınması için önemli bir fırsat sunacak.

 “Güçlü bireyler ve güçlü bir gezegen hedefine ulaşmak için, sürdürülebilirlik ve eşitlik hakkında bir anlayış birliğine ulaşmamız gerekiyor” diyen Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Rio+20 BM Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’nın hemen öncesinde İstanbul’da düzenlenecek bu foruma evsahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi.

 “Rio+20, insani gelişme alanında ilerlemenin yanında gelecek kuşakların yaşayacağı sağlıklı bir çevreyi güvence altına almak amacıyla acilen atılması gereken adımlar üzerinde uzlaşılması için uluslararası toplum açısından tarihi bir fırsat sunuyor” diyen UNDP Başkan Yardımcısı Rebeca Grynspan ise “İstanbul’da, böylesi bir sürdürülebilir gelecek hedefine ulaşabilmek için gereken küresel politikalar, kaynaklar ve taahhütler üzerinde odaklanacaklarını” söyledi.

 UNDP’nin “Sürdürülebilirlik ve Eşitlik: Herkes için Daha İyi Bir Gelecek” başlıklı 2011 İnsani Gelişme Raporu, İstanbul diyaloğu için kapsayıcı bir çerçeve oluşturacak. Forum aynı zamanda BM Avrupa Ekonomik Komisyonu (UNECE) tarafından hazırlanan ve “Değişimden Dönüşüme: Avrupa ve Orta Asya’da Sürdürülebilir ve Kapsayıcı Kalkınma” başlığını taşıyan kapsamlı bir raporun tanıtımına da ev sahipliği yapacak. On ayrı BM kuruluşunun katkıda bulunduğu rapor, söz konusu bölgede insanların yararına olan daha yeşil bir ekonomi için gerekli değişimin yönetilmesine yardımcı olabilecek yeni politika önerileri içeriyor.

Türkiye’den Erciyes Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Bölümü Öğretim Elemanı Okutman Onur Toprak, “No Water, No Life. Save Your Planet” isimli afişiyle oylamada birinci sırada bulunuyor. Onur Toprak, “Kayseri’den Ankara’ya otobüsle yolculuk ederken çizdim. 1 Mart’ta başlayan oylamada afiş beğenilerek ilk 10’a girmeyi başardı. Şu an tek rakibim Yunanistan” dedi. Mükremin ÖKSÜZGİL/KAYSERİ/DHA

http://www.dropbydrop.eu/en/gallery_2603text=&age=&country=&order=views

WWF-Türkiye, tüketim biçimimizin doğal kaynaklar üzerindeki etkisini inceleyen Türkiye’nin Ekolojik Ayak İzi Raporu’nu hazırladı. Küresel Ayak İzi Ağı işbirliği, MAVA Vakfı ve Garanti Bankası’nın desteğiyle gerçekleştirilen çalışma kapsamında hazırlanan rapor, 6 Mart 2012 tarihinde Küresel Ayak İzi Ağı Başkanı Dr. Mathis Wackernagel’in katılımıyla SALT Galata’da gerçekleştirilen toplantıda karar vericiler, özel sektör temsilcileri ve kamuoyuyla paylaşıldı.


Türkiye’nin Ekolojik Ayak İzi Raporu, doğal kaynakları arazi kullanım biçimlerine, tüketim kategorilerine ve gelir seviyelerine göre incelerken 2050 yılına yönelik senaryolar ışığında ekolojik limit aşımını durdurmak için çözüm önerileri getiriyor.  Küresel ve bölgesel eğilimleri göz önünde bulundurarak, Türkiye’nin durumunu inceleyen rapor, ekolojik açığın kapatılmasına yönelik stratejik kararlar için bilimsel kaynak.

Ayrıca Ekolojik Ayak İzi Hesap Makinesi: http://ekolojikayakizim.org/